17 Haziran 2013 Pazartesi

Sonu Olmayan Bir Maceraydı Hayat

Sonu olmayan bir maceraya atılmıştı çocuk. Bu; ilk kez izleyeceği bir filme ya da henüz ilk kelimelerini okuduğu bir kitaba benziyordu onun için. Kimler çıkacaktı karşısına? Neler yaşayacaktı? Nasıl duygular hissedecekti? Bilmiyordu. Sadece ilerliyordu arkasına bakmadan. Yolun sonunda çok mutlu olacağını umabiliyordu sadece. Bunun için mücadele veriyordu. Bunun için umursamıyordu.yaşayabileceği zorlukları. İlk adımlarını attığında her şey çok yolundaydı. Sonra; teker teker kaybettiğini farketti sevdiği insanları. Farketti ki, sevdiğini sandığı insanlar, yoluna en çok taş koyanlardı. Yılmadı yine de.Çünkü; onu asıl ilgilendiren şu an bulunduğu nokta değil, yolun sonunda onu bekleyendi.
Belki çok ağladı. Belki.çok dışlandı. Yeri geldi isyan etti,pes etmek istedi. Ama etmedi. Nelere, kimlere mal olabileceği umrunda değildi. Sonu olmayan bir maceraydı hayat. Bir adım ilerisini bilmeden devam etti çocuk yoluna.

Günün Sonunda Duygularımız Kurtaracak Bizi, Güzel Bakmaktan Vazgeçmek Neden?

Bir konu hakkında duygu yoğunluğum hat safhaya ulaştığında; yazmayı ve hissetiklerimi / düşündüklerimi bir kişi ile bile olsa insanlar...